27 Mayıs 1960 tarihinde gerçekleşen askeri darbeden bu güne tam 60 yıl geçti. 60 yıl sonra bugün 27 darbesini yapanlar da darbeye maruz kalanlar da kahraman! (Bir elin parmağını geçmeyen günah keçisi hariç tabi).

Osmanlı devletinin tarih sahnesinden çekildiği 1. Dünya harbinde sahada olanlar tarafından kurulan Cumhuriyetin kurucu unsurlarının 2. Dünya  savaşı esnasında iç ve dış politikalarda anlaşamadıkları ortada idi. Sadece çok partili hayat için dışarıdan bir iteklemeye ihtiyaç vardı o da gelivermişti. Özellikle tek partili dönemde, uygulayıcılarının toplum hayatına çok sıkı müdahaleleri, çok partili hayatta sonradan geleni öne geçirmeye her türlü engellemeye rağmen yetmiş ve artmıştı.

Ancak 27 Mayısa giden yol tek başına iç siyaset ile ilgili değildir. 2. Dünya savaşının çok ağır sıcaklığı savaşa girmemiş ülkemizde de hissedilmiştir. Amerika ve Rusya dünyayı iki kutuplu dünya tercihine zorlamıştır. Hoş iki kutbun ikisi de bela (birisi kızıl kominist diğeri vahşi kapitalist) ya neyse.  Türkiye NATO blokunu seçmiş ve bu tercihinin bedelini de Kore’ye asker göndererek ödemiştir.

Ne oldu ise “tercih ve sonrası” süreçe olmuştur. Türkiye ve benzeri ülkeleri ABD adeta “uydu devlet gibi görmeye başlamış her şeyi ben planlar ben yaparım” eksenine oturtmuştur.

27 Mayıs aslında ilk darbe değildir.

27 Mayıs aslında ilk darbe değildir. Hatırlayın Osmanlı padişahları nasıl tahta çıkmıştı. Mesele bu değil şimdi ama derbelerin varlığı bilinen bir husustu. 27 mayısa giden tüm taşlar hem içerden hem dışarıdan açıkça örülüyordu.  

Durumu görmeyenler Mısır’daki sağır sultanlar değil Türkiye’de darbe öncesi ve sonrası kendilerine kahraman ilan edenlerdi. 60 yıl geçti. O tarihte aklı başında (yetişkin) olanlardan hala hayatta olanlar var.

Artık siyaseti bırakıp olanı ve doğruyu söyleyebilirler…Bir belge ile tarih değişmez ama bir belge de tarihte çok şeyi değiştirir.

Artık siyaseti bırakıp olanı ve doğruyu söyleyebilirler.  60 yıl geçti daha fazla belge gün yüzüne çıktı, çıkmaya da devam ediyor.  Özellikle dış kaynaklı belgeler daha fazla çıkmaya başladı. Arşiv belgelerini titizlikle incelemek gerek. Bu şarttır. Bir belge ile tarih değişmez ama bir belge de tarihte çok şeyi değiştirir.

Artık şunun farkına varmalıyız. 27 Mayıs, 80 darbesini, 80 darbesi 28 şubat 97’yi, getirdi. Aradaki muhtıralar ve dış istihbarat destekli zihniyet (ki 27 mayıstan beri bu ülkenin askeri ve beyaz Türklerin mevcut)  15 Temmuzu getirmiştir. 

Bütün bu darbeler ve muhtıralar daha sonrasında dönülen “normalleşme”de “birilerine yaramıştır”.

Merkez sağ partiler hala meselenin bam telini oluşturur.

Sadece 60 yıl geçtiği için 27 Mayıs sonrası “27 Mayıs kahramanlarına” bakalım.

28 Mayısta (ertesi anlamında)  Demokrat partinin devamıyım dediği için Adalet partisi yıllarca merkez sağın oylarını armut toplar gibi topladı.  Bu hususta kendisine rakip olacak her siyasi oluşumu çizgi dışında gösterdi. Merkez sağ partiler hala meselenin bam telini oluşturur.

26 Mayıs (ihtilal öncesi) muhalefet partisi, ülkenin kurucu unsuru, şefi olarak tekrar direksiyona geçti. Kendisini işleri düze çıkaracak, herkesin itibar ettiği üst arabulucu ruh ve kimlik ilan etti.

…vatan millet sakarya edebiyatı yaparak kudretli sesler yükselterek kahraman oldular.

26 Mayıs (ihtilal öncesinde) asker, bürokrat olarak ihtilal yapanlar kendilerine 28 Mayısta (ihtilal sonrasında) istedikleri makamı ve mevkiyi alamayınca vatan millet sakarya edebiyatı yaparak kudretli sesler yükselterek kahraman oldular. Bunlar ne merkez sağda yer aldılar ne kurucu ruhta. Bunlar yıllar yılı dolgu malzemesi olmayı birilerinin iktidarının bir parçası olmayı adet-i müstemirre olarak kabul ettiler. Ve hala da öyleler…

Sanmayın bunlar ayrı ayrı parti. Ayrı ayrı görüş.

Bu gün hala bu damarlardan beslenen kadrolar inişli çıkışlı, bir dargın bir barışık birbirleri ile bir iktidarı paylaşıyorlar. Sanmayın bunlar ayrı ayrı parti. Ayrı ayrı görüş. Hepsi 27 Mayıs darbesinin sonucunun zihni çocuğu, 27 Mayıstaki bir kahramanın damarlarından besleniyorlar.

Yakın geçmişimiz olduğu için sıcaklığını koruyan bu hususta “şimdilik” kaydı ile söylenecek tek şey geçmişlerimizden isteyenin ruhu şad olsun, isteyenin toprağı bol olsun, isteyenin ışığı bol olsun, isteyenin rahmeti bol olsun…